Kanserle Savaşan Besinler
- gun597
- May 3, 2016
- 3 min read

Fizyolojik bozukluk olarak tanımlanan tümör, vücuttaki bazı hücrelerin kontrolsüzce çoğalması sonucu oluşur. Kanserin oluşumu değişik nedenlere bağlıdır. Farklı kaynaklara göre diyetle ilgisi %10-70 arasında olup %35 oranı kabul edilmektedir. Bu nedenle kanserden korunmak için de sağlıklı ve dengeli beslenmek önem taşımaktadır. Bunun için de doğru besinlere günlük beslenme planınızda yer vermeniz gerekmektedir. Kanserden korunmak için kanserle savaşan besinler ve önerilerden bahsedecek olursak;
Renklere dikkat edin: Kanserle savaşan besinler açısından zengin olan meyve ve sebzeler daha renklidir ve daha fazla besin maddesi içermektedir. Bu yiyecekler sağlıklı kiloya ulaştığınızda ve sağlıklı kiloda kaldığınızda kanser riskini düşürmeye yardım eder. Fazla kilolu olmak kolon, özofagus (yemek borusu) ve böbrek kanseri gibi kanser türlerinin riskini artırmaktadır. Günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve yemeye çalışın.
Kahvaltıya önem verin: Folat sizi kolon, rektum ve göğüs kanserine karşı korumaya yardım eden B vitamini açısından önemlidir. Kahvaltı masanızda bol bol folat içeren gıdalar yemeye özen gösterin. Güçlendirilmiş kahvaltılık tahıllar ve tam buğdaylı ürünler iyi bir folat kaynağıdır. Ayrıca portakal suyu, kavun ve çilekte de folattan zengindir. Diğer folat kaynağı yiyecekler ise kuşkonmaz ve yumurtadır. Bunların yanı sıra tavuk ciğeri, fasulye, ayçekirdeği, ıspanak ya da marul gibi yeşil yapraklı sebzeler de folat içermektedir. Amerikan Kanser Derneği’ne göre, folat almanın en iyi yolu haplar değil, yeterince meyve, sebze ve zenginleştirilmiş tahıl ürünü yemektir.
Pişirme yöntemine dikkat: Eti farklı şekillerde pişirme kanser riskini arttırmaktadır. Yüksek sıcaklıkta eti kızartma, ızgara ve kavurmak kanser riskini artıran kimyasalların oluşmasına neden olur. Ancak güveç, tencerede yavaş yavaş pişirmek veya buharda pişirmek ise bu kimyasalların daha az üretilmesini sağlar.
İşlenmiş etlerden uzak durun: Sosis, salam, sucuk, hamburger gibi işlenmiş etleri azaltmak kolerektal ve mide kanseri riskinizi azaltacaktır. Aynı zamanda dumanlanarak ya da tuzlanarak hazırlanan etler yemek kansere yol açabilecek ajanlara maruz kalma riskinizi artıracaktır.
Domates: Domatese rengini veren likopen sebebi ile domates kanser için çok faydalıdır. Bazı araştırmalar domates yemenin prostat gibi belirli kanser türlerine karşı riskinizi azalttığını göstermiştir. Ayrıca domates suyu, domates sosu ya da salçası gibi işlenmiş domates ürünleri kanserle savaşma potansiyelini artırmaktadır.
Çay: Çay özellikle yeşil çay güçlü bir kanser savaşçısıdır. Laboratuar çalışmalarında, yeşil çayın kolon, göğüs, karaciğer ve prostat hücrelerinde kanser gelişimini önlediği veya yavaşlattığı belirlenmiştir. Benzer etki akciğer dokularında ve ciltte de görülmektedir. Hatta bazı uzun süreli araştırmalarda çayın mesane, mide ve pankreas kanseri riskini düşürdüğü tespit edilmiştir.
Üzüm: Özellikle kara üzüm ve üzüm suyu resveratrol isimli bir antioksidan içermektedir. Aynı zamanda anti-inflamatuar etkisi olan bu antioksidanla ilgili yapılan laboratuar çalışmalarında, hücrelerde kanser sürecini tetikleyen hasarları önlediği belirlenmiştir. Ancak üzüm yemenin ya da üzüm suyu içmenin kanseri önlediği veya tedavi ettiğine dair yeterince kanıt bulunmamaktadır.
Su: Sadece susuzluğunuzu geçirmek için değil mesane kanserinden korunmak için de su içmelisiniz. Su mesanedeki kansere yol açan potansiyel ajanların yoğunluğunu sulandırıp mesane kanseri riskini azaltmaktadır. Bol sıvı tüketimi daha fazla idrar boşaltmayı sağlar. Böylece bu ajanlar mesanede daha az süre kalırlar.
Lahana ailesi: Brokoli, karnabahar, lahana, brüksel lahanası ve karalahana gibi turpgillere özgü sebzeleri sotelemek, yemeğini veya dolmasını yapmak ya da salatalarda kullanmak çok faydalıdır. Bu sebzelerin içindeki kükürtlü bileşenler kolon, göğüs, akciğer ve serviks gibi kanser türlerine karşı vücudunuzun savunmasına yardım eder.
Koyu yeşil yapraklı sebzeler: Karalahana, ıspanak, marul ve pazı gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerde bol miktarda lif, folat ve karotenoid vardır. Bu besin maddeleri ağız, larenks, pankreas, akciğer, cilt ve mide kanserine karşı koruyucu etki göstermektedir.
Zerdeçal: Hint bitkisi olan zerdeçalın içinde bulunan “turmeric” isimli besin maddesi potansiyel bir kanser savaşçısıdır. Laboratuvar çalışmalarına göre, birçok kanser türü için kanserli hücrelerin dönüşümünü, çoğalmasını ve saldırısını baskılayabilmektedir.
Çilekgiller: Çilek ve kızılcık ellagic asit olarak bilinen bir fitokimyasal içeriyor. Bu güçlü antioksidan çeşitli şekillerde kanserle savaşmaya yardım etmektedir. Kanser hücresi gelişimini yavaşlatmakta, kansere yol açan belirli maddelerin aktif olmasını engellemektedir.
Şeker: Şeker doğrudan kansere yol açmaz. Kansere karşı vücudu koruyan besin maddesi bakımından zengin olan yiyeceklerin etkisini değiştirebilir. Şeker, aşırı kilo ile obezitede rol oynayan kalori sayımını artırır. Aşırı kilo da kanser riski anlamına gelebilmektedir. Vitaminle dolu olan meyveler şekerin iyi bir tatlı alternatifidir.
Gıda takviyeleri: Vitaminler kansere karşı koruyucudur. Fakat bunları yenilen yiyeceklerle doğal yollardan alındığı takdirde bu geçerlidir. Amerikan Kanser Derneği ve Amerikan Kanser Araştırma Enstitüsü kanserle savaşan besin maddelerinin kabuklu kuruyemiş, meyve ve yeşil yapraklı sebzelerden geldiğini vurgulamaktadır. Bu nedenle vitamin hapı almak yerine sağlıklı beslenmek en iyisi olacaktır.



Comments